17 Ocak 2014 Cuma

Manidar lobisi

The Economist bu sayısında Erdoğan'ı böyle eleştirdi
İlk önce,

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gezi Parkı olaylarının Mayıs ayı içerisinde çıkmasının manidar olduğunu söyledi.

Aradan 6 aydan fazla bir zaman geçti Başbakan'ın "manidar" söylemi ağızlarda sakız oldu:

  • Mustafa Sarıgül TMSF'nin tüm mal varlığına haciz koymasının ardından yaptığı açıklamada ''16 yıl sonra böyle bir karar çıktı. Zamanlama manidar'' dedi.
  • Ankara 18. Bölge İdare Mahkemesi, SBS'nin yürütmesini "yanlış hesaplama" gerekçesiyle durdurdu. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı da, 1 milyon 112 bin 604 öğrenciyi ilgilendiren kararla ilgili olarak "Zamanlaması manidar" yorumunu yaptı.
  • Başbakan Erdoğan, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. 17 Aralık'taki rüşvet operasyonuyla ilgili olarak, "Yargı ve emniyet içindeki bir grup son derece manidar bir zamanda seçimlere az bir zaman kala operasyon yapıyor" dedi.
  • Van merkezli 6 ilde düzenlenen İHH-El Kaide operasyonu kapsamında hakkında çeşitli iddialar ortaya atılan AK Parti Van Büyükşehir Belediye Başkan adayı Osman Nuri Gülaçar konu hakkında "Zamanlaması manidar" yorumunu yaptı.
  • İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım’ın bacanağı Cemalettin Haberdar, gözaltına alınmasıyla ilgili olarak, "Özellikle yayınlanan haberlerin tamamında benim ismimden çok Binali Yıldırım’ın isminin geçmesi ve bir karalama kampanyası haline dönüşmesi oldukça manidar" dedi.
  • Eski Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, operasyona tepki olarak, "2011 başında başlatılan bir soruşturma. Üç yıl aradan sonra bu operasyon yapılıyor. Zamanlama manidar" dedi.
  • Emine Ülker Tarhan HSYK kanun değişikliğini hakkında, "Manidar zamanlama" dedi...
.
.
.

Ne zaman AKP aleyhine bir şey olsa "Zamanlaması manidar". İyi de bir yolsuzluk soruşturması oluyor, bu adamlar için dava şimdi açılmayacak da ne zaman açılabilecek manidar olmaması için? Seçimler sonrası mı? Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası mı? Yoksa genel seçimlerden sonra mı? Yoksa tüm yargıyı kontrol altına alıp, istediği davayı açıp, istediğini ört bas edebilme gücüne kavuştuktan sonra mı?

Hukukun üstünlüğü deyip, hukuku alenen çiğniyorsunuz sonra da "kumpas var" deyip yine mağdur edebiyatı... 12 yıllık iktidarınızda vazgeçmediğiniz tek şey... Sizden olanlar mağdur ama diğerleri hep suçlu. Bir dönüp aynaya "ben nerede hata yaptım" demediniz hiç. 

Hukukun üstünlüğü tartışılmaz. Yargı bağımsızlığı elzemdir. Yargı kararlarının itiraz mercileri bellidir. Yargı halka hesap vermiyor demek günü kurtarmak için kabul görebilir ama uzun vadede sakıncalıdır. 

Maalesef gelinen noktada, tam da yolsuzluk dosyaları açılmışken, polislerin yerlerinin değiştirilmesinin, yargıya baskı oluşturabilecek HSYK'nın hükümet eliyle kontrolünü sağlayacak yasalar çıkarmanın zamanlaması manidardır ve bir manidar lobisi vardır...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder